BİLİNCİN 7 SEVİYESİ

 
 
1- Uyku Bilinci: Hiçbir şeyin farkında olamayan bilinç. Renkleri, kokuyu, sesleri ve bulunduğu ortamı anlayamaz. Ölü gibidir.
2- Rüya Bilinci: Gerçeği gördüğü rüya olarak algılayan bilinç. Kabus görürse tepki veren, mutluluk görürse sevinen, ruhu ve bedeni gördüklerine göre hal alan bilinç.
3- Uyanıklık Bilinci: Beş duyu ile algıladıklarımızı var, diğerlerini ötede ve yok saydığımız bilinç halidir. Tüm gerçeği beş duyudan ibaret sayar.
4- Aşkın Bilinç Hali: Ruhsal çalışmalar ile geçilen bir bilinç düzeyidir. Meditasyon, enerji çalışmaları ile bu bilinç düzeyine geçilebilir.
– İçine doğanların olmaya başladığını görür.
– Rüya görürken aynı anda uyanıklığı da deneyimler.
– Daha yavaş yaşlanır, ağrı ve hastalıkları daha çabuk iyileşir.
– Az uyku ile dinlenir.
– Zararlı maddelere karşı iradesi yüksektir.
– Az sinirlenir.
– Hisleri ve algıları kuvvetlidir.
– Olayları çok derin analiz eder, nereye doğru akış olduğunu sezer.
– Yavaş yavaş olaylara yön vermeye başlar.
– Yaşamı verimlidir.
– Telefon çalarken daha açmadan arayanı hisseder.
– Deprem ve afetler öncesi, sıkıntılar öncesi olacakları sezer. Tarifi edemediği bir sıkıntı duyduğunu, kötü şeyler olabileceğini çevresine söyler.
– Girdiği mekanın enerjisini hisseder. Ne kadar nurlu yada kasvetli olduğunu söyler. Negatif ve pozitif enerji yayımını hisseder.
– Düzenli ruhsal çalışmaları yapabilir, bunlarda sebat gösterir.
Bu bilinç düzeyine kaza, acı, ölüm, yakınların ve önemli değerlerin kaybı şeklindeki sert enerji şoklamaları sonucu da geçilebilir. Acının ve belanın ardındaki sebepleri bilen ve fark edenler, bu düzeye atlayabilirler.
5- Kozmik Bilinç: Uyuyan yeteneklerin uyandırılıp rahatlıkla aktive edildiği bilinç halidir. Örnek verirsek, neredeyse hiç hastalanmaz ya da nadiren hastalanır. Kolay yaşlanmaz, yaşına göre hep genç kalır. Enerjisi hep yüksektir. Uzaktaki kişiyle çok güçlü bağları görmeden kurabilir. Beyin okuyabilir, sezgileri kuvvetlidir.
– Uzaktaki kişiyle çok güçlü bağları görmeden kurabilir.– Neredeyse hiç hastalanmaz yada nadiren hastalanır.– Kişinin aklından geçeni bilebilir.– Beyin okuma, cisimleri, metalleri dokunmadan bükme gibi haller gösterebilir.– Uzun süre açlığa ve uykusuzluğa dayanır.– Ağrıları geçirme, telepatik bağ kurabilme, olmadan hissedebilme kabiliyetine sahiptir.– Doğmamış çocuğun cinsiyetini bilme gibi gerçekleşmeyen şeyleri keşfedebilir.– Kendi hayatına kendi yön verebilir. Kişisel kader programını daha iyi bir performansta işletebilir.– Cisimlerin derinliklerini algılayabilir.
6- Evrensel Bilinç: Empatinin yükselip, yaratıcılığın arttığı, herkese karşı duyulan sevgi, saygı, merhamet, şefkat gibi duyguların artışıyla maneviyatın artışı, sezgisel zekanın artışı. . Zihinsel süreç bitmiş dünyasal arzu ve istekler kalmamış kişi tatmin olmuştur. Bu bilinç düzeyine gelen kişi tüm kötü vasıflarından kurtulmuş ve güzel ahlakı giyinmiştir.

Bütüne duyulan sevgi ve sorumluluk bilinci bu merkeze gelen kişide artar. Sevme duygusu artan kişinin bağışıklık sistemi güçlenir ve bu durum doğal olarak bedene sağlık olarak yansır. Bu merkezde olan kişinin gönlü herkesi içine alacak kadar genişler. Herkesi koşulsuz ve çabasızca sever ve kimseyi yargılamaz. Herkesi özgür bırakır. Bu düzeyde önceden sorun olan her şey biter. Kişi içindeki dünya bilincini öldürmüş öz bilincine uyanmaya başlamıştır. Kişide istek ve arzular tatmin olunca, sevgi, şefkat, barış, adalet ve merhamet duyguları uyanır. Her haliyle huzur yayar etrafına. Bu bilinç durumuna gelen kişi yüzünü özüne dönmüş ve gerçek kimliğine anlamaya başlamıştır.
7- Aydınlanmış Bilinç: Bilincin dünyasal yaşamda ruhsal olarak geldiği son aşama. Evrendeki her şeyin görünmez ağlarla birbirine bağlı olduğunu yürekten hissetme hali. Başa gelen her şeyin hayır olduğuna inanılan teslimiyet hali. 
Brain Pickings
Gerçekten hepimiz bazen öyle insanlarla karşılaşırız ki, hiç elektrik alamadım, yanında çok huzursuz oldum, deriz. Hiçbir ışıkları yoktur. Bir an önce yanlarından uzaklaşmak isteriz. Bazen de öyle insanlarla karşılaşırız ki, etraflarına ışık saçıyorlardır. Bu iki tip insanın yaşam enerjileri bilinç seviyeleri ile doğru orantılıdır.
Etrafa ışık saçan insan tipi, gelişmiş ve tekâmül etmiş bir bilince sahip olup ve etrafına sevgi, mutluluk vermekten, insanlara yardım etmekten başka bir şey yoktur bilincinde. Bu üst seviyede gelişmiş bilinç, çok hızlı titreşimlere ve çok yüksek bir yaşam enerjisine sahiptir.

 

Her şey gönlünüzce olsun!
Sevgi ve ışıkla kalın!..
Nurgül AYABAKAN
nurgul.ayabakan@gmail.com

DUA İÇİN KALBİN HAZIR OLMASI

 
Yeryüzü coğrafyasının her alanında, her karesinde insanlar ve toplumlar, tarih boyunca dua etmişler.
Yeryüzünde yaşadığımız süreçte ne zaman dua ederiz? Bir çoğumuz başımıza olumsuzluk geldiği zaman, kendimizi sıkıntılı ve çaresiz hissettiğimiz zaman hemen dua etmeye veya ritüel çalışmalara başlarız.(Yaşadığımız olumsuzluklardan, sıkıntılardan kurtulmak, isteklerimize kavuşmak için.)
Peki dua ettiğimiz zaman kalbimizden geçen duygularımıza ve zihnimizden geçen düşüncelerimize baktığımız oluyor mu?
Bir insanın kalbinde negatif duygular ve zihinden negatif düşünceler var ise kısacası sevgi ve ışık yoksa (bencillik, kıskançlık, kibir, sürekli yargılama, insanları ötekileştirme yapmak, nefret, intikam vb…) ya da zihniden başkaları için olumsuz düşünceler geçiyor ise, mutlu, başarılı ve maddi imkanı iyi olan insanları kıskananlar, insanların hatalarını, kusurlarını (yanlışlarını) yüzüne sevgi ile ifade etmeyip söylemeyenler arkasında dedikodu yapıp sonra o insanı görünce yüzüne gülüp veya sosyal medya da paylaşmış olduğu resimlerini beğenenler, takdir edip, övenler kısacası ikiyüzlü davrananlar, sevmediği halde kendi menfaati için arkadaşlık kuranlar, maskelerin arkasına saklanarak kendini farklı gösterenler, dürüst olmayanlar, maddi ve manevi kul hakkına giren insanlar. Böyle insanlar hayatında olumsuz, sıkıntı yaşadıklarında bir an önce kurtulmak ve  isteklerine kavuşmak için dua veya ritüel çalışmaları yaparlar.
Örnek verecek olursam bir insanın gün içinde yukarıda bahsettiğim negatif duygular ve düşüncelere sahip ise ve çevresine bu  olumsuz duygular, düşünceler ve davranışlar sergiliyorsa. Sonra da gün içinde kendisi için güzellikler dolu bir hayatın olması için her türlü maddi ve manevi bolluk bereket gelmesi için dua edip ve ritüel çalışmaları yapıyorsa bu kendisine dürüst davranmış oluyor mu?
Önce farkındalığa varıp kendimizde bulunan bu olumsuz duygu ve düşüncelerden arınmalıyız. Özümüzden uzaklaştıran egolarımızdan kurtulmamız ve kendimize son derece dürüst olup bunlarla yüzleşmemiz gerekir.
Her şey gönlünüzce olsun!
Sevgi ve ışıkla kalın!..
Nurgül AYABAKAN
nurgul.ayabakan@gmail.com