Sevgili okuyucularım, 6 Aralık 2022 tarihinde iki bölüm hâlinde beklenti ile nezaket arasındaki farkı yazmıştım. O yazımda beklentiler hakkında ayrıca detaylı bir yazı yazacağıma değinmiştim. Şimdi o yazımı yazma vakti geldi.
Hayatımız boyunca maddi veya manevi, birilerinden mutlaka bir şey beklemişizdir. Çünkü insanoğlu her zaman önce kendini düşünür ve empati yapmadan bir beklenti içinde olur. Peki, kendimize hiç sorduk mu? Kimlerden ne bekliyoruz veya kimlerin bizden neler beklentisi var? Bu konuda herhangi bir yüzleşme yaptık mı?
Beklenti deyince ne anlıyoruz? Beklentilerimiz doğru mu (haklılık payı var mı) yanlış mı? Bunu ayırt etmek için önce aradaki çok ince çizgiyi fark etmemiz gerekiyor. Çünkü beklentiyi niyet şekillendiriyor. İnsan, farkındalığı artıkça ve kendini tanıdıkça zaten beklentilerinin ne olduğunu ve bunun kendisine ve etrafa ne kadar olumuz etki bıraktığını görüyor. Beklentilerden ne kadar kurtulursanız o kadar özgürleşmiş olursunuz. Şu küçük ayrıntıyı da unutmamakta yarar var: Yardım istemek başka, beklenti içinde olmak başka bir şey.
Siz de ailenizden, arkadaşınızdan, akrabanızdan, komşunuzdan, iş yerinizde vb. mutlaka bir beklenti içinde olmuşsunuzdur. Özellikle özel günlerde ya da üzüntülü ve sevinçli gününüzde mutlaka beklemişsinizdir. O kişiler bunları yapmadığında ister istemez hayal kırıklığı ve bir alınganlık oluyor. Bunun sonucunda da o kişi veya kişilere verdiğiniz değer ve hayatınızdaki öncelik sıraları değişiyor.
Siz sevgili okuyucularımın bazılarından “Konuyu örnekleriyle yazmanız daha iyi anlamımıza, farkındalığımızın oluşmasına vesile oluyor,” diye mesajlar alıyorum. O nedenle her zamanki gibi yine yaşadığım örneklerle konuyu detaylandırmaya devam edeceğim. Tabii ki yazarken kendi düşüncelerimi ve duygularımı dile getiriyorum. Herkesin bakış açısı ve düşüncesi farklıdır ve kimse benim yazdıklarımı onaylamak zorunda değil. Doğru olanı da budur.
Şimdi konumuza geri dönüp hayat boyunca nelerle ilgili beklenti içinde olup bunların hayal kırıklığını yaşayabileceğimize örneklerle bakalım.
Bu, iş yerinde terfi olabilir, mutlu bir evlilik yapmak isteği olabilir, çocuk yapmak, aile kurmak, özel günlerde hatırlanmak, verilen sözlerin tutulmasını beklemek olabilir. Bunlar doğal beklentilerdir ve karşılanmaması hayal kırıklığı yaratır.
Tabii burada dikkat etmeniz gereken karşı tarafta sizin ne verdiğinizdir. Başkasından haklı bir beklenti içinde olabilmek için önce kendi verdiklerinize bakmalısınız.
Örneğin birisinin zor durumunda yanında olmamışsanız zor zamanınızda o kişinin yanınızda olmasını bekleyemezsiniz. Aynı şekilde sevinçli döneminde, özel günlerinde, bir başarısında kutlamamışsanız o kişiden beklenti içinde olmamanız gerekiyor.
İnsan tabii ki üzüntülü, sevinçli olduğu zaman ya da bir başarı ettiği zaman bir başkasından; en yakınlarından, arkadaşlarından bir teselli, bir tebrik, bir iyi dilek hatta bazen sadece yanında olmasını bekliyor. Ama işte bunun için içimize dönüp bakmalıyız; ben hangi koşulda kimin yanında olabildim, diye.
Diyelim ki iş yerinde bir emek verip işinizi gayet düzgün şekilde yapıyorsunuz. Ne beklersiniz? Maaşınızın hak ettiğiniz ölçüde artmasını ve terfi almayı. Bu yanlış bir beklenti mi? Hayır çünkü en doğal hakkınız yaptığınızın karşılığını almaktır. Bunu göremeyince bu sefer hayal kırıklığı oluşuyor. Sizi terfi ettirmeyip hak etmediği hâlde başkasına terfi ve sizden fazla maaş veriliyorsa o zaman hem o kişiye hem de müdürünüze başka gözle bakıyorsunuz çünkü beklentinizin karşılığını alamıyorsunuz. Bu sefer kendi kararınızı kendiniz vermek zorunda kalıyorsunuz. Bu doğru beklentidir.
İnsan ilişkilerinde örneğin, nerede, hangi koşullarda ve kim olursa olsun; ister sık görüşün ister seyrek görüşün, tanıyın ya da tanımayın; ahlaklı ve erdemli davranılmasını beklersiniz. Aynı şekilde sizden de ahlaklı ve erdemli davranmanız beklenir. İşte bu doğru bir beklentidir.
Sağlığınız ile ilgili bir sonuç bekliyorsunuz. Tedavi sürecinde heyecanla doktordan iyi bir haber almayı umuyorsunuz. Bu doğru bir beklentidir çünkü sağlığınıza kavuşmak istiyorsunuz.
Çocuğunuza iyi bir gelecek için iyi eğitim vermek, başarısını, mutluğunu, yuva kurduğunu görmeyi istemek de doğru beklentidir çünkü onun iyi ve mutlu bir hayat sürmesi için hem maddi hem de manevi olarak fedakârlık yapıyorsunuz.
Bir iş kuruyorsunuz; iyi sonuç almak ve işinizi ilerletmek istiyorsunuz. İşte bu, doğru bir beklentidir.
Bir tatile çıkıyorsunuz. Tur şirketinden, otellerden, gittiğiniz restoranlardan iyi hizmet almak konusunda bir beklentiye giriyorsunuz. Tabii ki bu da doğru bir beklenti fakat burada verdiğiniz ücret kadar iyi hizmet alacağınızı da göz ardı etmemelisiniz. Çünkü bütçenize uygun bir tatil seçeneğini belirleyip sonra da çok fazla beklenti içinde olursanız hayal kırıklığı yaşarsınız. Ama bu demek değil ki yüksek ücret ödediğinizde mutlaka iyi bir tatil yaparsınız. Bazen ödediğiniz ücret karşılığında iyi bir hizmet almamış da olabilirsiniz ki bu da hayal kırıklığı yaratır çünkü beklentilerinizin karşılığını vermemiştir.
Bazen de üzücü şeyler yaşarsınız ve etrafınızda üzüntünüzü paylaşan, duyarlı insanlar olmasını istersiniz. Bu çok doğal ve doğru bir beklentidir çünkü paylaşmak sevinçleri çoğalttığı gibi acıları hafifletir, dayanma ve yaşama tutunma gücü verir. Üzücü bir olay yaşamışsınızdır ama bir şeyleri paylaştığınız kişi bu üzücü olayla ilgili sizi aramış sormamıştır. O zaman tabii ki ona farklı bakarsınız, hayatınızdaki yerini sorgularsınız. Bununla ilgili olarak yaşadığım bir örneği ve hayatın diğer yanlarına dair örnekleri ise bir sonraki yazımda paylaşacağım.
Sevgi ve ışıkla kalın!..
Nurgül AYABAKAN
nurgul.ayabakan@gmail.com
Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://sevginin-isigi-sifa.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.