Sevgili okuyucularım, hislerimi, duyularımı, düşüncelerimi yazıya dökerek sizinle paylaşıyorum. Tabii ki bu yazdıklarıma katılmak zorunda değilsiniz. Farklı bir açıdan bakabilirsiniz. Herkes kendi düşüncesini belirtirse karşılıklı fikir alışverişi ile daha önce göremediğim noktaları görmemi sağlarsınız. Böylece hep birlikte meselelere daha geniş perspektiften bakabiliriz.
Evrene gönderilen her olumlu enerji dünyamıza güzelliklerle döner. İyilik de bu olumlu enerji kaynaklarından biridir. Hepimiz iyiliklerin çoğalmasını isteriz. İyilikle dünyada ışığın ve sevginin artacağını biliriz. Herkes, küçük ya da büyük, maddi veya manevi bir iyilik mutlaka yapmıştır. Esas konu, yapılan iyiliğin kendisinden çok onu yapmaya yönelten niyetle ilgilidir. Formül basit: İyilik eşittir saf niyet. “Saf niyet” derken neyi kastediyorum? İyilik yapacaksan kendi menfaatini düşünme, çıkar bekleme. Maddi ya da manevi ihtiyacı olan birinin sorununu çözmek için başkasının zorlaması olmaksızın, içinizden gelerek ve menfaat beklemeden harekete geçmektir iyilik.
Bunu aklımızda tutarak devam edelim. İyiliği, koşullu ve koşulsuz diye ikiye ayırabiliriz. Koşulsuz iyilikte maddi ve manevi her türlü yardım vardır. Karşıdan karşıya geçmeye çalışan bir yaşlının zorlandığını gördüğünüzde kendiliğinizden veya onun istemesi üzerine yardım edersiniz. Yolda satış yapan kişiye üşüdüğünü fark ederek sıcak içecek alıp verirsiniz. Yemek yapacak imkânı olmayan komşunuza dışarıdan aldığınız veya evde kendi yaptığınız yemekten verirsiniz. Bir çocuğa ihtiyacı olan kitabı alıp vererek eğitimine katkı sağlarsınız. Maddi gücü olmayan bir hastanın doktor parasını ve ilaç parasını karşılarsınız. Hastaneye giderken çocuğunu bırakacak yeri olmayan birinin çocuğuna kendi işinizi bırakıp bir iki saat göz kulak olursunuz. Sivil yardım kuruluşlarına ihtiyacı olanlara ulaştırılmak üzere bağış yaparsınız.
Koşullu iyilik ise genellikle maddidir. Bir insana acil ihtiyacını karşılaması için borç verirsiniz. Davetli olduğu düğün için giysi almaya gücü yetmeyen birine kendi giysinizi ödünç verirsiniz. Acil işi çıkan birine hızlıca sorununu çözmesi için aracınızı iki saat sonra geri getirmek üzere verirsiniz.
Şimdi başa dönelim ve kendimize şu önemli soruyu soralım: İyilik yaparken karşılık bekliyor muyum? Bu, maddi bir karşılık veya bir övgü, bir takdir, bir teşekkür olabilir. Eğer koşulsuz iyilikse hiçbir beklentiniz olmamalı. Karşıdan karşıya geçmesine yardım ettiğiniz yaşlı, sıcak içecek verdiğiniz satıcı, kitap aldığınız çocuk veya ailesi, yemek götürdüğünüz kişi size teşekkür etmezse buna takılmayın. Teşekkür edilmedi diye başkalarına da aynı iyilikleri yapmaktan vazgeçmeyin. Çünkü siz bunu koşulsuz yapıyorsunuz. Koşullu yardımlarda ise beklenti ödünç verileni geri almaktan ibarettir. Borç verdiğiniz paranın zamanında ve eksiksiz gelmesi, ödünç verdiğiniz giysi, eşya veya arabanın hasarsız geri gelmesi doğal bir beklentidir.
Bu ayrıntıları verdikten sonra konunun özüne gelelim. Dünyada iyilik yapan insanların, iyiliklerin sayısı neden azalıyor? Bunun temel nedeni güvensizlik. Saf niyetle iyilik yaptığınız insanlardan zarar görmeniz sizi temkinli olmaya yönlendirir. İçinize şüphe düşürür ki bu da niyetin saflığını zedeler ve o iyilik, iyilik olmaktan çıkar artık. Konuyu örneklerle detaylandırayım. Yolda yürürken kalkmasına yardım ettiğiniz biri o sırada sizin çantanızı çalmışsa o günden sonra başınıza bir iş gelebileceği korkusuyla düşen insanlara güvensiz yaklaşır yardım etmek istemezsiniz. Ekonomik gücü yetmediği için evinin kirasını bile ödeyemediğini söyleyen birine maddi yardım yaptıktan sonra aslında oturduğu evin ailesine ait olduğunu ve kira ödemediğini öğrendiğinizde “Yanlış kişiye mi yardım ettim?” diye sorarsınız kendinize. Bir ay sonra ödeme sözüyle borç para verdiğiniz biri borcunu dört beş yıl sonra o da sizin geri istemenizle ödemediğinde veya aynı değerde verdiğinde artık kimseye borç vermek istemezsiniz. Çünkü burada mesele paraya tenezzül değil güvene tenezzüldür. Bağış yaptığınız yardım kuruluşlarının toplanan bağışları ihtiyaç sahiplerine ulaştırmadığını öğrendiğinizde bir dahaki sefere “Yardım yapacağım ama acaba doğru yere gidiyor mu?” diye kaygı duyarsınız. Acabalar başladı mı yapılan iyiliklerin içtenliği ortadan kalkar.
İşte örneklerde de gördüğümüz gibi böylesi olumsuz deneyimler dünyadaki iyilikleri azaltıyor. Kurban rolüne bürünerek merhametinizi ve vicdanınızı kullanmaya kalkışan, ruhlarını geliştirmeye açık olmayan böyle insanlara yardım etmek istememeniz doğaldır. Asıl üzücü olan, bu olumsuz davranışta bulunan insanların, gerçekten yardıma ihtiyacı olan kişilerin haklarını yemesidir. Üstelik bu davranışlarıyla kul hakkına girmiş de oluyorlar. Bir anlamda kurunun yanında yaş da yanıyor. Bu yüzden yardım yapmak istemeyen birini gördüğünüzde önyargılı davranıp katı yüreklilikle suçlamayın. Davranışının arkasında olumsuz bir deneyim olabileceğini hatırlayın.
Bir de sayısız olumsuz örnek var diye iyilik yapmaktan lütfen vazgeçmeyin. Çünkü iyilik bittiği zaman dünyada ışık bitiyor. Bütçenizi etkilemeyecek küçük eylemler, örneğin bir ekmek, bir simit almak iyiliktir. Bir kilo meyve veya sebze alıp vermek de iyiliktir. O anda sizden, geri vermek üzere para mı istediler, geri gelmeyebileceğini düşünerek bütçenizi sarsmayacak miktarda, örneğin bin lira isteniyorsa bütçenize göre yüz ya da iki yüz lira verin. Manevi olarak sizden iyilik mi istediler, ruhunuzun, bedeninizin ve zamanınızın elverdiği ölçüde yardımda bulunun.
Yaptığınız iyilikleri yakınlarınız, akrabalarınız ve arkadaşlarınız görmezden mi geldi, hiçe mi saydı, size değersizlik mi yaşattı, bir daha yapmak mı istemiyorsunuz; eğer içinizden gelmiyorsa yapmayın. Zaten içinizden gelmeyen iyilik, iyilik sayılmaz. Onun yerine hiç tanımadığınız insanlara iyilik yaparsınız. O zaman ruhunuz da içiniz de rahat eder. En azından kendinizi suçlamaz ya da kendinize kızmazsınız.
Ama en önemlisini unutmayın! Niyetinizin saflığını. Eğer iyiliği saf niyet ile yapıyorsanız hiç üzülmeyin. Çünkü iyi niyeti ve kötü niyeti kimsenin görmesine, bilmesine gerek yok. Allah bilsin yeter.
Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://sevginin-isigi-sifa.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.
Allah bilsin yeter
Kesinlikle Didemciğim
Sevgiler❤