KALİTELİ RUH KUMAŞ GİBİ BELLİ EDER

Sevgili okuyucularım, diğer insanlarla bağ kurmak insanın doğasında vardır. Yaşadığınız sürece insanlarla iletişim kurarsınız. İletişim hâlinde olduğunuz insanlarla hem olumsuzluklar hem de olumlu anlar yaşamışsınızdır. Bazı insanlar sizi üzmüş bazıları ise mutlu etmiştir.

Bir kıyafet alırken önce kumaşına bakarsınız. Eğer kumaş gerçek anlamda kaliteli ise o kıyafeti senelerce giyeceğinizi bilirsiniz ve giyersiniz de. Kumaş hiçbir zaman deforme olmaz. Hatta seneler geçer sıkıldığınız için bir başkasına verirsiniz, o da uzunca bir süre kullanır. Kaliteli kumaş öyledir; değerini korur. Aynı şekilde kullandığınız eşya, ne kadar kaliteli malzeme ile üretilmişse o kadar dayanıklı olur.

İnsanın da kalitelisi her zaman çizgisini korur. Kalite, aslında insanın ruhunda başlar. Aldığı eğitimlere (okuduğu okullar) ve diplomalara, mevkisine, makamına, maddi gücüne, yaşadığı ülkeye, şehre veya semte, gezdiği yerlere gittiği mekânlara bakmaz. O, insanın ruhundadır.

Öyleyse ruhun kalitesini belirleyen nedir? Kaliteli ruh, bana göre ahlaklı ve erdemli olmaktır. Bir kere, hangi şartlarda olursa olsun her konuda dürüst olacak. Empati kuracak. Hayatına ve çevresine pozitif enerji katacak. Saygılı ve nazik olacak. Küfürlü konuşmayacak, argo kelimeler kullanmayacak. Haklı olsa bile karşısındaki insana güzel üslupla cevap verecek. Kendi gerçekleri ile yüzleştirildiğinde hakaret etmeyecek. Karşısındaki yanlış da söyleyebilir o yanlışa argo ile karşılık vermek daha büyük bir yanlıştır. Menfaat üzerine ilişki sürdürmeyecek, kendi çıkarları doğrultusunda insanları kullanmayacak. “Hayır” denildiğinde nezaketsiz davranışta bulunmayacak. Zaten kaliteli ruha sahip insandan asla nezaketsizlik görmezsiniz, vefasızlık görmezsiniz.

Siyaset, spor, sanat; hangi konu olursa olsun düşünceleriniz ve fikirleriniz diğer insanlarla ayrı düşebilir fakat önemli olan düşüncelerin saygı çevresinde dile getirilmesi, sabit fikirli olunmaması, başkalarının düşüncelerine de saygı gösterilmesidir. Farkındalık verirken hakaret etmemek, küfürlü ve argo konuşmamaktır.

Buna siyasetçiler de dâhildir. Görüşleri, konuşmaları ve icraatı yanlış gelen siyasetçiler, kulüp başkanları; daha doğrusu hangi makamda, mevkide ve kim olursa olsun, yanlışını dile getirirken o insana beddua etmek, argo konuşmak, küfretmek, hakaret etmek kaliteli ruhun yapacağı şeyler değildir. Yanlış yapana anlık öfke ve kızgınlık duyulabilir ama işte öfke ile ağızdan çıkacak kelimelere dikkat etmek, yanlış üslup kullanmamak gerekir.

Kendi menfaatini önde tutan, empati kurmakta güçlük çeken kişiler, kendilerine “hayır” denildiğinde kalitelerini, daha doğrusu kalitesizliklerini belli ederek nezaketsiz davranışta bulunur. İnsanın, çevresine tutamayacağı sözleri kesin olarak vermesi ya da yalandan “Evet” demesi kalitesini gösterir.

Sürekli her şeyden şikâyet eden, hiçbir şeyden memnun olmayan, kendisine ve etrafına negatif enerji veren insanın kaliteli ruha sahip olduğunu söylemek maalesef mümkün değil.

Yukarıda belirttiğim gibi kendi menfaatlerine göre başkalarını kullanan insanlar konusunda daha açık örnek vereyim.

Zor durumda olduğunu düşündüğünüz insanlara yardım maddi olarak ettiğinizde sizin merhametli ve vicdanlı olduğunuzu görüp bu imkânı kullanmaya çalışanlar oluyor. Manevi yardımlarınızda da nasıl olsa “Hayır” diyemez düşüncesiyle aynı şekilde davranalar oluyor. Siz kendi bütçenize göre hediye verirsiniz veya o anda imkânı olmayan insanı yemeğe götürürsünüz. Fakat o, ne hediyeyi beğenir ne de götürdüğünüz restoranı. Size “Başka yere gidelim,” deyip çok lüks bir restorana götürür ve ödemesini size yaptırır. Zaten siz kendi bütçenize göre iyilik yapıp bir değişik olsun diye yemeğe götürüyorsunuz, üstelik kötü bir yer de değil fakat sizin merhametli olduğunuzu bildikleri için “Nasıl olsa buraya gider, öder,” diyorlar. İşte, verdiğiniz ile yetinmeyip sizden daha çok faydalanmak isteyen insanlar, ruhunun kalitesini bu şekilde gösterir.

Siz mesaj yazarsınız okurlar fakat size hiçbir şekilde cevap vermezler ya da telefon ile ararsınız dönmezler. İşte bu, insanın ruhunun kalitesini gösterir. Eğer birinden mesaj almak veya iletişimde bulunmak istemiyorsanız açık olarak ve nazik bir üslup ile söylersiniz.

Televizyonda izlediğiniz bir program size yanlış geliyorsa argo kelimelerle veya küfürle eleştirmek yerine seyretmesiniz olur biter.

Kaliteli ruha sahip olanlar yüzeysel konuşmalar yerine derin konuşmalar yapmak ister. İnsanların dedikodusunu yapmaz, özel yaşantılarıyla ilgilenmez, başkasının malı ve mülkünde gözü olmaz ve konuşmaz. Yine yaşadığım bir örnekten söz edeyim. Yurt dışında yaşayan bir tanıdığım, “Kırk yıllık dostum,” dediği kişileri rehberlik almaları için bana gönderdi. Fakat gelenler o tanıdığım hakkında “O kadar çok malı mülkü var ki yedi sülalesine yetecek kadar,” diyerek konuşmaya başladı. Kırk yıllık dostluğa uymayacak bu sözleri söyleyenler çok iyi eğitim almışlar ve yurt dışına gitmişler fakat ruh işte, bunlara bakmıyor.

Zor durumda olduğunuzda bunu bilen yakın çevrenizdeki insanlar size yardım etmeyip bencilce davranıyor ve sormuyorsa sadece kendi menfaatlerine göre telefon edip konuşuyorsa ruhlarının kalitesinden söz edilemez. İnsan hata yapar fakat hatayı anlayıp özür dilemek ve affedici olmak ruhun kalitesindendir. Platon’un söylediği gibi “İnsan her şeyin ölçüsüdür.” Onlar isterlerse kalite ortaya çıkacaktır, istemezlerse kalite onların içinde yok olup gitmeye mahkûmdur…

Bundan iki sene önce trekking ve yurt içi kültür turu düzenleyen arkadaşıma, ”Yaptığın işte, insanlara fatura veriyor musun?” diye sormuştum öyle bir argo yanıt vermiş ve yine argo içerikli karikatür göndermişti ki rahatsız oldum bundan. O insanın etrafındaki insanlar da onun çok pozitif olduğunu, iyi insan olduğunu düşünüyor. Çünkü onlar bu soruyu sormuyor, ben o kişiye yapmadığı olayı söylediğim için kendisinin hoşuna gitmedi ve bana böyle bir yanıt gönderdi.  Ben ona “Sen her şeyi dürüst olarak yapıyorsun,” demiş olsam o zaman bana da diğer yüzünü gösterecekti.

İnsana kendi ruhun kalitesi kalacak.

Her şey gönlünüzce olsun!
Sevgi ve ışıkla kalın!..
Nurgül AYABAKAN
nurgul.ayabakan@gmail.com
Telif Hakkı©2021 Sevginin Işığı “Şifa”. Tüm Hakları Saklıdır.
Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://sevginin-isigi-sifa.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.
 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir