KARMA YASASI (ALMA-VERME)

 

 
 


Ne doğrarsan aşına, o çıkar kaşığına.  Türk Atasözü

Karma, “ektiğini biçersin” ifadesi ile özetlenen evrensel bir yasadır. Karma Yasası veya Etki ve Tepki yasası olarak da adlandırılır. Albert Einstein’ın da doğruladığı gibi, her etkinin eşit ve karşıt bir tepkisi olduğunu keşfetmişti.  Bu prensibin yaşamın her alanını etkilediğini kendimize hatırlatmak da önemlidir. Karmanın, kelime anlamı ”eylem” demektir. Her an bize bir seçenek sunulur – iyi olanı ya da kötü olanı seçmek.., nazik ya da kaba olmak, sevgide veya egoda kalmak, sadeleştirmek ya da karmaşıklaştırmak ve benzeri birçok seçenek. Yani nasıl davrandığımıza bağlı olarak karşılığını alırız. Bu kadar basit! 
Ne verdiysem, karşılığında sadece onu alırım; eğer arpa ekip, buğday biçmemi bekleyemem! Bugün yaşadığımız hayat önceki eylemlerimizin bir sonucudur, yani dünkü eylemlerimiz… Ve bugün de, yarın da kısa zamanda geçmiş olacak! 

 

İnsanların yaptıkları eylemleri hiç kimse görmese bile – evrensel adalet sisteminin her zaman işlemekte olduğunu birçok kimseler tarafından idrak edilmiyor. Tohumu ekmek ile meyve hasadı arasında nasıl uzun bir ara varsa, sergilenen eylem ile sonuçların oluşması arasında da, o kadar uzun bir ara vardır. Bu nedenle, insan, hareketlerinin üzerinde yarattığı zararı göremez. İnsanın karması yaşamı boyunca onu daima takip eder. Karmalar sadece insanlar için geçerli değildir. Toplumlar ve ülkeler içinde geçerlidir. Geçmişte ne ekerse zaman gelince onu biçerler.

Karma bize bir seçeneğimiz olduğunu ve sorumlulukların da seçimlerle birlikte geldiğini öğretir. Ekilecek tüm tohumların bizim elimizde olduğunu öğretir. 

Zihnimize hükmeden biz ve bu sebeple aradığımız sonuçları yaratmayı seçebiliriz; Yaşamımızın her alanında, sevgi ve ışık dolu tohumlar ekmek. Sonra bu ekilen tohumların meyvelerini toplamak ve bizle birlikte etrafımıza bu güzel meyveleri sunmak… Ancak, bu meyveleri almak için sabırlı olmak gerekir. 

Karma bir verme ve alma yasasıdır. Sürekli almaya alışık kişiler, toplumlar ve ülkeler  – alma ve verme yasasına uygun değildir! Vermeden alırsak, yasayı çiğnemiş oluruz ve sonuçta hesabı yeniden dengeye getirmek için, kat be kat geri ödemek zorunda kalırız. Karma kayıt altına alınır ve dengelenir. Nihai hedef, her zaman alacaklı olmaktır, borçlu değil – ve bunun için, alıyor olmaktan çok veriyor olmam gerekir. 

Hiçbir kimse ve toplum karma hesabını kapatmadan yeni bir hesap açamaz! Bu hesap sürekli hayatta önüne gelir.

Pek çoğumuz kişisel kaynaklarımızı, boşa harcamanın saygı duymamakla eş anlamlı olduğunu bile anlamadan, kullanırız. Benzer şekilde kaynaklarımızı boşa harcadığımız da, onlarla hürmetsizliğin/değer bilmezliğin karma hesabını açarız. Ve hürmet etmediğimiz ve değer bilmediğimiz hiçbir şey bize hizmet etmez.

Sonuç olarak; İnsanlar kendi geleceğini kendi oluştururlar. 

Her şey gönlünüzce olsun!
Sevgi ve ışıkla kalın!..
Nurgül Ayabakan
nurgul.ayabakan@gmail.com

 

Telif Hakkı©2021 Sevginin Işığı “Şifa”. Tüm Hakları Saklıdır.
Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (https://sevginin-isigi-sifa.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.
 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir